Kadir Mısıroğlu Sözleri

Kadir Mısıroğlu Sözler
1 yorum

Bu sayfamızda Kadir Mısıroğlu Sözleri yer almaktadır.

Ağaçlar ayakta ölür!

Ortalık diplomalı câhillerle dolmuştur.

Şöhret afettir. Ben şöhretten daima kaçtım.

Her dünyevî işin, ayrıca dînî bir yönü vardır!

İnşâallah, Allah katında ma’füv ve ma’zursunuz!

Artık din karşıtı hiçbir hareketin şansı yoktur.

Şeriat dünyada insan en fazla hak tanıyan sistemdir.

Dünya’da hiçbir sistem insanı İslâm kadar yüceltmez.

Şeriat gelsin de isterse Türkiye batsın, ben razıyım.

“Tevekkülî alâ Hâlikî” yani “Allah’ıma tevekkül ederim.”

En bozuk adama karşı bile sabırla irşada devam etmeliyiz.

Düşmanın senin için asâletsizliği nisbetinde tehlikelidir.

Yunan ordusu İzmir’e hilafet pazarlığından dolayı çıkmıştır!

Bir insanın mensup olduğu milleti sevmesi, ırkçılık değildir.

Ulemânın atının ayağına sıçrayan çamur”, bizim için bir şereftir!

Müslümanım deyip, gavur gibi yaşayacağım diyemezsin! Bu İslâm’a uymaz!

Cesâreti yüreğindeki kadar değil, Elde edebileceğin netice kadar kullan.

Sadece bir gözümüzün şükrünü eda etmek için, Kadir Mısıroğlu Sözleri bir ömür secde etsek yetmez!

İslam bir ibadet ve ahlak nizamından ibaret değil, İslam hayat nizamıdır.

Mesud dâvetine icabet edip imân dâiresine girenlere “ümmet- i icâbe” denilir.

İddialı olma!. Aklın kadar tedbir alabilirsin! Çareler gibi maniler de sonsuzdur.

Kalbine doğdu ki, tasavvufî bilgiler satırdan satıra olmayıp sadırdan sadıra olduğu.

Üzerime o kadar belâ döküldü ki, onlar aydınlık gündüzler üzerine dökülse gece olurdu!.

Osmanlı padişahları hükümdarlık alâmeti olarak taç giymez, bunun yerine kılıç kuşanırlardı.

Samimi dinsize saygı duyarım ama tezadlı Müslümana saygı duymam! Müslüman Müslüman gibi olmalı.

Gerçek âlimler, nezdimde pek kıymetlidir. Ben bugüne https://www.neguzelsozler.com kadar hiçbir âlimden hürmetimi esirgemedim.

İnsan, insanın kahrına katlanabildiği kadar dostu, lütuf ve ikramından müstağnî kalabildiği kadar düşmandır.

Düşmanlarımızı dost etmeye çalıştık, ama dostlarımızı düşman ettik. Halk partisinin çırpınışları da buna dönecek!

Bir kibrit çakarak bir ormanı tutuşturabilirsiniz lâkin bu sûretle çıkan yangını söndürmek onu başlatmak gibi kolay olmaz.

Fahri Kâinat efendimiz ise “âlemlere rahmet” olarak gönderilmiştir. Bu sebeple hitab ve daveti bütün insanlığı ihâta eder.

Keşke Yunan galip gelseydi. Ne hilafet yıkılırdı ne şeriat kaldırılırdı ne medrese lağvedilirdi ne hocalar asılırdı. Hiçbiri olmazdı.

İslâm’da hâkimiyet kayıtsız ve şartsız Allah’a mahsustur. Kur’ân-ı Kerîm’de bu rakib kabul etmez hükümranlığı ilân eden pek çok âyet-i edile mevcuttur.

Türkçe, Yunus’ların, Akif’lerin, Ahmet Naim’ler, Elmalılı Hamdi’lerin, Necip Fâzıl’ların, Yahya Kemal’lerin, Peyami Safa’ların Ârif Nihat’ların dilidir.

Evlat, kardeş katli ümmetin selameti için ihtiyar olunmuş, ailenin fedakârlığıdır. Fatih kardeşini öldürdü, emzikte çocuğu. Bu kolay bir değil, alkışlıyorum.

Shakespeare İngiliz değildi. İngiltere’de bu isimde bir adam gelmemişti. Shakespeare’in aslı Şeyh Pir’dir, üstad, ihtiyar. Ve Shakespeare gizli bir Müslüman’dı.

Bir kimse Allah ve O’nun resûlünün rızasını kazanmak için evinden muhâcir olarak çıkar ve bundan sonra ölürse o kimseyi ecir ve sevapla mükâfatlandırmak Allah’a âiddir.

Hangi ülkede biri ölünce sokakta insanları 1 dk durduruyorlar? İnsan hakkına aykırı değil mi bu? Biz aynı fabrikadan çıkmış tuğla mıyız! Ben farklı düşünüyor olamaz mıyım?

İslâm, devlete hikmet-i vücûdu mefkure olan bir siyasî vakıa nazarı ile bakar. Bu sebeple, insanlar, inananlar (mü’minler) ve inanmayanlar (kâfirler) olmak üzere ikiye taksim olunur.

Dünyada iki büyük süper güç kalacaktır. Bunlardan biri Yahudi Enternasyonal Gücü, diğeri ise İslam Enternasyonal Gücü. Yahudi Enternasyonal Gücü’nün en mühim kalesi Çin olacaktır. İslam Enternasyonal Gücü’nün kalesi ise Türkiye olacaktır.

İslâm, bütün insanlığı bir tek babanın çocukları tarafından teşkil edilmiş geniş bir aile gibi telâkki eder. Onlar arasındaki farkı sadece “îman” ve “takvâ”ya inhisar ettirir. Daveti ise, bütün beşeriyete şâmildir. Allahu Rabbülâlemîn’dir.

Lütfun içindeki bela, kahrın içindeki beladan daha ağırdır. Çünkü kahır kalbi hassaslaştırır, Allah’a yaklaştırır. Ben hapishane yıllarımda zulüm altında, ölüm korkusuyla kıldığım namazlar gibi namaz kılamadım, kaç yıl oldu. Kırık kalp Allah’a daha yakındır.

Ben saltanatçıyım. Ben cumhuriyetçi değilim. Bunu 1991’de de söyledim. İslam ne cumhuriyet emreder ne saltanat emreder. İslam ruh emreder. İdarenin şekli, şartlara bağlıdır. Küçük bir devletsen cumhuriyet olursun. Alemşümul bir devlet isen, cumhuriyet olmaz. Her kafadan bir ses çıkar. Her kafadan.

Müslümanlar sandığa gitmedi diyelim. Böyle düşünenler var. Bu ahmaklık olur. Sandığa rey atanların reyi ile bir hükümet teşekkül eder. Bu atılan reylerin çoğu da Halk Partisi gibi dinsizlerin olduğu için onlar iktidar olur. Bu mu daha iyi, yoksa biraz İslam’a meyledeni tutup da neticeye bir adım daha yaklaşmak mı iyi?

[Necip Fazıl’ın] Bu davaya başlayan ilk adam olmak itibariyle müstesna bir değeri vardır. Ama bu değer dışında ahlaken Müslüman değildir. Son üç senesini bilmiyorum. Bildiğim zamanlarda, İslam’ı hayatla yaşamakla hiçbir alakası yok. Aksine, İslam’ın men ettiği her şeyi yapan bir adam; kumarı, içkisi, aklınıza ne geliyorsa.

Bana göre Çanakkale Harbi bir büyük harp değildir. Çanakkale, askeri bakımdan bir faciadır. Şu beğenmediğiniz Kıbrıs Harekâtı, Çanakkale’den daha ehemmiyetli bir harptir bizim için. Bu kadar aykırı bir sözü kolay hazmedemezsiniz ama çok özet olarak, şimdi Çanakkale’yi konuşmak istiyor değilim, Yusuf İzzettin’in orada bir vakıası var, onun için Çanakkale’yi açtım. Düşman daracık bir sudan geçiyor, başka yolu yok İstanbul’a gelmek için Çanakkale Boğazı’ndan. Sen ise siperdesin, tehlikeli durumda olan düşmandır. 400.000 zayiat veriyorsun. Bu affedilir bir şey değildir. Bizim Yunan’a karşı çıkarabildiğimiz azami asker Büyük Taarruz’da 190.000 kişidir. Çanakkale şehitlerinin yarısı kadar asker çıkarabilmişiz, zayiatı düşünün. İnsan kıyımıdır Çanakkale. Orada vazife gören subayların hiçbirine artı not verilemez. Hıyanet etmeyen de gafletiyle itham edilir. 253.000 şehit cephede, 150.000 şehit de yaralıların kaldırıldığı şuradaki Numune Hastanesi’nde verilmiştir. 400.000 zayiatla kazansan neye yarar? Bütün milleti öldür, düşmanı vatana sokma. Adamsız vatan sana ne lazım? Buna benzer. Yunanların bir Pirus zaferi vardır, bu ona benzer. Orada kahraman Mehmetçiktir.

@Cevat Dogan 6 yıl önce

Kaplan sırtı için en tahammül edilemez yük; merhamettir.

Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş bulunuyorsunuz. Daha fazla bilgi için tıklayınız