Senin sessizliğini anlamayan, muhtemelen senin sözlerini de anlamaz.
Ya susmak, ya da suskunluktan daha kıymetli bir söz söylemek gerekir.
Son derece gururlu insanlar, susmayı ve yalnızlığı sever. Anton Çehov
Konuşmak ihtiyaç olabilir; ama susmak bir sanattır. Wolfgang Van Goethe
Konuşmak iyidir, susmak daha iyidir, aşırıya kaçıldığında ikisi de fenadır.
Ve acıyı paylaştık. Senin payına susmak, bana ise gitmek düştü. Nazım Hikmet
Bir insan, söylediği şeylerden çok söylemedikleriyle insanlaşır. Albert Camus
Bazı insanlar söyleyecek çok şeyi olduğu halde susar, çünkü anlayanı yoktur bilir.
İki şey insanı çileden çıkarır. Söylenecek yerde susmak susacak yerde söylemek. Sadi
Sayfa sayfa haykırmak isterken o gün bir ağız dolusu sessizlik çöktü hâneme… Geruhad
Haksızlığa karşı susarsanız, hakkınızla birlikte şerefinizi de kaybedersiniz. Hz. Ali
Susmanın kudretine inanıyorum. Bu mevzu üzerinde saatlerce konuşabilirim. Bernard Shaw
Edebim el vermez edepsizlik edene. Susmak en güzel cevap, edebi elden gidene. Yunus Emre
Bazen diyorum ki; ne olacak söyle gitsin. Sonra diyorum; söyleyince ne olacak, sus bitsin!
Suskunluğum, utancım büyük, sıkıntım kara. Gel dağıt mavini kör kuyular uykuma. Ahmet Oktay
Umutsuzluk susar. Kaldı ki susmak bile, eğer gözler konuşuyorsa bir anlam taşır. Albert Camus
Bir insan en çok kimin yanında susuyorsa, aslında en çok onunla konuşmak istiyordur. Palahniuk
Susuyorum. Konuşursam anlaşılmayacağım. Ben susarak anlaşılmamayı tercih ederim. Fernando Pessoa
İçinde sadece suskunluk vardı; boğucu, soluksuz bir Susmak İle İlgili Sözler suskunluk, bir ölüm sessizliği. Stefan Zweig
İnsanlar ikiye ayrılır; hiç konuşmadan anlaşabildiğimiz insanlar ve anlatsak da anlaşamadıklarımız…
Doğru söz etkili olabilir ama hiçbir söz, vakitli bir suskunluk kadar etkili olmamıştır. Mark Twain
Neden suskunsun diyorlar. Yürek yâr’alı olunca, bir göz, bir de kalem konuşur. Dil sus’ar bilmiyorlar…
Bazen susmak gerekir sözlere yazık etmeden. Bazen uyanmak gerekir gözlere yazık etmeden. Talha Bora Öge
Bir kadın söyleyeceği çok şey olduğu halde susuyorsa, erkek artık tüm şansını kaybetmiştir. Pablo Neruda
Susmak kabullenmek değil, cevaptır. Eğer insan kısa cümleler kuruyorsa, uzun yorgunlukları vardır. Bob Dylan
Konuşmak bir mânâ ise susmak binbir mânâ. Herkes konuşmasına konuşur lakin sükut yürekli olana. Mehmet Âkif Ersoy
Birlikte karşılıklı iki kişi susarsın da bazen karşılıklı konuşmaktan https://www.neguzelsozler.com daha anlamlı olur bu suskunluk. Orhan Pamuk
Günün tavsiyesi; Kimseye kendini anlatmak için yorulma. Seni sevenler, sen susarken de seni anlarlar. Atakan Gülgar
Cümleler hafif kalıyor yaşanılanların ağırlığı karşısında. Bu yüzden, susmak bu aralar en çok kullandığım iletişim şeklim.
Mutluluğun en güzel ifadesi susmaktır. Ne kadar mutlu olduğunu anlatıp duran insan, çok da mutlu olamaz.William Shakespeare
Birisine anlatmak da ucuzlatıyor ya işi. Ne bekliyorsun karşındakinden. O acıyı gidermesini mi? En iyisi susmak. Leylâ Erbil
Birlikte gülüyorsanız mutluluktur, birlikte ağlıyorsanız dostluktur; Ama birlikte susuyorsanız, bu aşktır. Gabriel G. Marquez
Çocuklar susmayı öğrenmek için okullara, yüksek sesle konuşmayı öğrenmek için de üniversitelere gidiyorlar. Jean Paul Richter
Onunla göz göze gelince konuşmak istemezsin. Çünkü o an susmak, gözlerine doya doya bakmak için en büyük fırsattır. İlhan Berk
Suskunluğum asaletimdendir. Her lafa verecek cevabım var. Lakin, bir lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adam mı diye!
Kendimi herhangi bir yere ait hissetmiyorum. Ne bir şehre, ne bir ülkeye, ne de dünyaya. Yeryüzüne susmaya gelenler sınıfındayım. Hasan Ali Toptaş
Öyle berbat, öyle iğrenç şeyler gördüm ve görüyorum ki, kimilerinin sözünü bile etmek, kimilerinin hakkındaysa susmak bile istemiyorum. Friedrich Nietzsche
En güzel söz ve mesajların yer aldığı sitede bulunmaktasınız.
"Sen başkasın" 😒 bunu hep derler ha bide "Ben hiç bir kızın peşinden bu kadar koşmadım" 😒bu ikisi😉
Bazen anlaşılmak için sustum ama beni tanıdığı halde anlamadı yeri geldi konuştum bu defada anlamak istemedi hayat bizi öyle bir noktaya getirdi ki bana sadece susmak ona ise hayatına devam etmek düştü ve ben de işte o zaman yüreğim yana yana nasip deyip sustum ve sadece gecenin zifiri karanlığı bana dost gündüzü ise düşman oldu.
Benim bu derdim...!
Ne yağan yağmurda...!
Ne yalancı sonbaharda...!
Ne bomboş sokaklarda...!
Kırılmış her yanım...!
Kaybolur zaman saçlarında...!
Gözlerim sokaklarda...!
Sebebi isyan, aşkım...!
İçim yanar, içim kanar da...!
İsyan...!
Geriye bir avuç yalan...!
Beni bu derde sen attın da...!
Gittin ya kafam hep duman...!
Bunca yıl herkesten kaçtın en sonunda buldun sandın...!
Ansızın içini açtın yapma dedim yaptın gönül...!
Gözleri senden uzaktı farkedilmez bir tuzaktı...!
Sana böylesi yasaktı yapma dedim yaptın gönül...!
O bir yolcu sen bir hancı gördüğün en son yalancı...!
İçindeki derin sancı gitmez dedim kaldı gönül...!
Sen istedin ben dinledim senden ayrı olmaz dedim...!
En sonunda ben de sevdim şimdi beni kurtar gönül...!
Gözlerin bakar da görmez ellerin tutar da bilmez...!
Gece gündüz farkedilmez demedim mi sana gönül...!
Sabahın tam üçündesin dertlerin en gücündesin...!
Hala onun peşindesin gitme dedim gittin gönül...!
Böylesi sevdiğin için bir kördüğüm oldu için...!
Ağlıyorsun için için demedim mi sana gönül...!
Sen istedin ben dinledim senden ayrı olmaz dedim...!
En sonunda ben de sevdim şimdi beni kurtar gönül...!
Güllerin içinden, canım...!
Koşarak koşarak gel, bana gel...!
O güzel gözlerini, canım...!
Süzerek süzerek gel, bana gel...!
Bu küskün yüzün gayri gülsün, canım...!
Gülerek gülerek gel, bana gel...!
Dayanamadım gayrı döndüm, canım...!
Diyerek diyerek gel, bana gel...!
Aaah, aaah, aaah...!
Zaman sadece birazcık zaman...!
Geçici bu öfke, bu hırs, bu intikam...!
Acılarımız tarih kadar eski...!
Nefes alıp vermek misali olağan...!
Zaman sadece birazcık zaman...!
Son bulduğu yerde sevgiler bir tek an...!
Böyle benzer izler etrafında...!
Alışkanlıklarımız bile sıradan...!
Gidiyorum bütün aşklar yüreğimde...!
Gidiyorum kokun hala üzerimde...!
Sana korkular bıraktım bir de yeni başlangıçlar...!
Bir kendim bir ben gidiyorum...!
Seyret perişan halimi bende akşam olmakta...!
Dostlar seyrelmiş beyhude lafla vakit dolmakta...!
Avare oldum serseri oldum terki diyarda...!
Zalim senin Allah'ın yok mu...!
Yarin gözü yüksekte benim bir kuru aşkım var...!
Düşmanlarım nisbette behey kara vicdanlı yar...!
Yağdı saçlarıma genç yaşımda lapa lapa kar...!
Zalim, senin Allah'ın yok...!
Kalp sırına erenler ne yapar bilir misin?
Susarlar,
Kızmazlar,
Küsmezler,
Kırmazlar,
Kırılmazlar,
...Her şeyde bir güzellik bulurlar.
Hiç bir şeyi insan olduğundan bilmezler Rab'binden bilirler.
Her şeyi O'ndan umup beklerler.
Susarak konuşurlar.
Mevlana
Ellerim bomboş, yüreğimde bir sızı...!
Ateşe atılmış bir demir gibi kor hâlâ...!
Ellerim bomboş, gözümde yaşlarla...!
Güneşin kavurduğu bir çöldeyim...!
Özledim seni, düştüm yollara...!
Açtım gönlümü rüzgarına...!
Bir hayaldi sanki, bir macera...!
Yıkıldım, kelimeler paramparça...!
Yandım, yandım...!
Yandım, yandım ah ki ne yandım...!
Bana yeniden şarkılar söyleten kadın...!
Baka baka doyamadım, hem kokladım da...!
Sarhoşluğu geçmedi hala...!
İçimde sevdan...!
Seni görebildiğim yer rüyalar artık...!
Deli diyorlar bana...!
Ah bu ayrılık...!
Geceler hain düşman...!
Peşimde yalnızlığım...!
Sarıldım yokluğuna...!
Çaresiz karanlığa...!
Dostlarım düşman...!
Yalnızım inan...!
Sensizim yağmurda...!
Hiç yoktun yanımda...!
Ah eller aldatır...!
Aşklar yorulur inan...!
Unutur seni eller bir tanem...!
Dolu dolu sevdalar gözlerimde...!
Gönlümde dolanırsın hep o halinle aaah...!
Uçuşuyor saçların, yaralanmış kalbime...!
Yine sensin tek çare, şu zavallı halime...!
Gel yarim ol, sevdalım ol...!
Sultanım ol, fermanım ol...!
Dertlerimin dermanı ol...!
Hercai...!
Gecenin nemi mi düşmüş gözlerine...!
Ne olur ıslak ıslak bakma öyle...!
Saçını dök sineme derdini söyle...!
Yeter ki ıslak ıslak bakma öyle...!
Sürerim buluttan tarlaları...!
Yağmurlar ekerim göğün göğsüne...!
Güneşte demlerim senin çayını...!
Yüreğimden süzer öyle veririm...!
Ben feleğin şu çarkına çomak sokarım...!
Ben feleğin tekerine çomak sokarım...!
Yeter ki ıslak ıslak bakma öyle...!
Ne olur ıslak ıslak bakma öyle...!