Sarılmak İle İlgili Sözler

En çaresiz anımda, kaldırımda, koca koca nefesler alarak yürürken bi anda karşıma çık ve olanları gözlerimden anlayıp, sımsıkı sarıl bana. N’olur.

Rastlarsan gözleri yaşlı yavruna, suçuna bağışla sarıl boynuna, biz bize yaşarken geldik oyuna, eller kadir kıymet bilmiyor annem, senin kadar kimse sevmiyor annem.

Ama sana sarılmanın bir tadı var bambaşka. Dünyadaki en güzel müzikler gibi bir sesi var sana sarılmanın. En güzel şiirler gibi. Bulutlar ve gökyüzü gibi sana sarılmak.

Herkesin gerçek olmasını istediği hayalleri, her yerini gezmek istediği bir şehir, sayfalarında kaybolmak istediği bir roman, sarılıp da bırakmak istemediği biri vardır.

Hala mümkünken, hiçbir şey için geç değilken, sevdiğinize sarılın. Kokusunu çeke çeke içinize, son sarılmanızmış gibi, bir vedaymış gibi, sarılın. Hayat bu malum ya, yarının ne getireceği bilinmez.

bir kadın, “Ben üşüyorum” dediğinde, bunun cevabının “üstüne bir şey al”, “istersen bir taksiye binelim”, “eve geldik zaten” türünden bir söz olmadığını “üşüyorum” dediğinde kadının, “bana sarılsana” demek istediğini ve ona sarılmak gerektiğini öğrenmek epey zamanımı aldı.

Çünkü ona sarılmak huzurun sözlükteki karşılığıydı benim için. Ona sarıldığımda kalp atışlarını bütün vücudumda hissetmek kadar değerlisi yoktu. Kalbine gömülüp orada yaşamak isterdim, o anlarda. Onun için yaşamak. Kalbinin atış sebebi olmak. Düşüncesi bile heyecan verici değil mi?