O, yeni bir kadına kalbini bıraktı, ben de artık onu beklemeyi bıraktım.
Ben hep ‘beyaz’ sayfalar açıyorum aslında hayata, ama işte kalem ‘siyah’.
Yapılacak yığınla hata varken, biz hep aynı hatayı tekrar tekrar yaparız.
Zaman geçtikçe daha iyi anlıyorsun. Hiçbir şeyi eskisi kadar sevemediğini!
Sen beni yanlış anladın. Unutamadım değil unutmadım. Bilerek ve isteyerek!
Çok şey istemedim ki, yüreğimdeki sevginin hakkını verseydin yeterdi bana.
Kendi işini kendin gör! Sakın unutma; beklenti eken, hayal kırıklığı biçer.
Birçok kişinin hayali olursun gidip gerçeği olmak istersin, o da hayal olur.
Allah’ım bize halden anlayanı gönder, hal bilmezlere yetecek sözümüz kalmadı.
Hayattaki en zor şey, insanın kendi kendini teselli etmek zorunda kalmasıdır.
Bana yalan söylediğine üzülmedim, bundan sonra sana inanamayacağıma üzüldüm.
Sen misin güzel olan, yoksa ben miyim bütün güzellikleri senin yüzünde unutan.
İnsan yüreği kaç yaşında olursa olsun, ancak Dramatik Sözler ona açılan yüreğe karşılık verir.
Ağacın sallandığı gibi, yaprağın düştüğü gibi sen de sallanıp gönlümden düşme!
Biz birbirimizin hayatına giremeyen, çıkmayı da beceremeyen iki kişiyiz sadece.
Eskiden uğruna ölünecek aşklar vardı, şimdi ise sakıza dönmüş çiğnenip atılıyor.
Kokunu helal et dedi, giderken. Kalsaydı ömrümü helal edecektim, farkında değildi!
Dünyanın en güçlü en dayanıklı kişisi de olsan, sevdiğine her zaman yenik düşersin.
İnsanın en iyi dostu yastığıdır aslında. Mutluluğu https://www.neguzelsozler.com da onda gizlidir, gözyaşları da.
Umutsuz bu bekleyiş, biliyorum gelmeyeceksin. Ama umutsuz da yaşanmıyor be güzelim.
Bugün günlerden cuma. Yine yeniden. Ve zaman su gibi akıp geçiyor biz öyle bakarken.
Eski yaralarını dindirsin diye sarıldığın insanın sende yeni yaralar açması çok acı.
Beni başkalarının sevmesine izin verme. Yüreğin daralır, kalbin sıkışır da üzülürsün!
Aslında acılar hiç geçmiyor, yeni acılar gelince o meşgaleyle eskilere ara veriliyor.
Bir şeyleri kafanızda tam olarak bitiremediyseniz, zaman ilaç değil zehir olur insana.
En güzel söz ve mesajların yer aldığı sitede bulunmaktasınız.
Benim mesajlarımı, arama kaydımı, whatsapp yazışmalarımı takip etmeni istememiştim... Halbuki ben yalnızca senli sevgi dolu bir ömür istemiştim.. Yapılmaması gereken ne varsa yaptın. Söylenmemesi gereken ne varsa söyledin.. En kötüsü de ne kadar acımasız bir insan olduğunun farkında olmayışın. Ya da bilemiyorum farkındasındır ve bundan büyük keyif alıyorsundur...!
Tam olarak aynı hataları bende yaptım aslında takip ederek değilde biraz fazla sorgulayarak, ama 1 dakika sonra pişman oldum her defasında.. Üstüne titremek sevmek çok güzeldi.
Bir gül kadar güzel ol;
Ama dikeni kadar zalim olma.
Birine öyle bi söz söyle ki,
Ya yaşat ya da öldür;
Ama asla yaralı bırakma.
Tüh dedi kapıdan geçen mutluluk püf etti geldi umut şimdi cadde boyu bu bir limanın koyu.
Aittir sana bir ömür hep yanar sobada bir kömür kabuldür sevmesi de bilinirki geçici hevesi...
Eğer nefes almak ve seni sevmek arasında secim yapmak zorunda kalsaydım son nefesimi seni seviyorum demek için kullanırdım
Gülü seven dikenine katlanır yok yok bu kumaş çabuk yırtılır
Sökülmüş kırılan kalp bu tenceredeki sap kolaylıktı sade bir kahve eğlenceliydi bu sahne denir mi sözün bittiği yer unu ipe ser tırtıl salına salına civciv kapıla kapıla düzende kaybedilen özen hsarda yitirilen bezen ustalıkla işler kuyumcu bu sebep sonucu nöbetçi bir lamba gecede bu dilindeki son hecede
Yolu uzun bir seyahat adımlar sıkı sıkı
Kayboluyor o gölgelik çınar ağacı
Madem ki bu yankılanan bir eko
Işıkta hızlandı nerde görülmez bu lit artık açılmaz ....
Sonra söylemekk istediklerinin yanısıra buralar buraya uğrar ara sıra gözler baktığını görür kalp bildiğine inanır ısrarlı bir neden bazende bu sözler çok tutarlı bu renkler birazda alacalı göster gerçek yüzünü aynalar sen yıldız nedir sendeki bu kaymalar....
Bırakmak gerekir bazen ve isyan etmeden demlemesine izin vermeniz gerekir hayatın sizi.
Bırakmaktır asıl yarım kalan bu da olayın diğer yüzü beklersin elbet bu bir eziyet bu nun sonu kısa günün karı bu ömür hep sallamalı bitti demek gerek hayata renk gerek
Susuzluk var sonsuzlukta ışıklarda bir hayli mat geride kalan pek sakat etme bana eziyet bu sana son mühlet.
İçimde kelebekler uçuşuyor sözünü yanlış anlamayın. Kelebeklerin ömürleri 24 saat. İşte size mutluluk süreniz.
Yanlış bilenen bir şey bir yaprakta üzülür yıpranır ağaçta budaklanır dallarda dallanır usulca düşer bir sonbahar günü yere düşer bir ağıt bu bir yazı biraz yatık rüzgar avaz avaz haykırır bak bulutlar çiseliyor yağmurdan gözyaşı dereler bu yükten taşmaz mı bir kunduz aralıyor bir kütük bu ne biçim bir satır kesiyor ağır ağır bu köprü çok sağır meraklanma su bile seranat bu bir büsbütün kabahat....
İnsan bazen çekip gitmek istiyor uzaklara amma gidemiyor sanki onu burda tutan bir şey var amma kendisi bile bilmiyor. Örneğin ben gidemiyorum ismimin önemi yok amma Zolyuska olmayı kendim istedim, cünki masalda zolyuska hep hayalinin ardınca gidiyor ve o hayalini gerçekleşdirip prenses oluyor. O yüzden hayallerinizden vazgeçmeyin ve hayallerinizin peşinden gidin ve ben öyle yapıcam sevgi dediğin nedir ki çok sevenler gördük amma....
Bir hikayede geçer birgün bir çiftçi toprağı sular tam sulaeken bir karga yanaşır korkuluğa bağır bağır bapırır kahur kahır dolanır çiftçi dalar düşlere düşünür karga bile çöplükten özler bizde ki ne bu sözler bir bakar gün ağarmış bir ılık rüzgar eser deli deli bu yollardır çok engebeli... Gwçwr gider elbet bugün yarın bana yine mi sürgün...
Gidenler geleni aratır gelenler gidenleri hep bir baş kaldırır anlamadan dinlemeden yargılama bu ne biçim sorgulama garipler hep çekermiş sanılır kişi ne sanılır bilinmez ki bırak dedi gözümdeki yaş bu ne biçim aş hani nerde saadet bu mudur adalet vazgeçmek çok kolay bir nefeslik ömür ne de olsa bir gündür hak bile unutmuş bu sözü kim tutmuş sakındım gururu kibirden öfke peyda oldu aniden bu kadardı baktı ayna yüzüme beden yıpranmış ne olsa olsa saçmalık kısmet nasip falan ama bu bendeki de talan ama bu kadardı her şey düzelir dağıttığım oda toplanır yine bir adıma bakar diriliş....
Ve bağırdı annnem tam kapıdan çıkarken ..Yüreyini ört yavrum insanlar soğuk üşürsün.
Eskiden terlik atardı annem kızınca ama bu bir gerçek büyüyünce kurşun atıyor kanıyorsun. Öğreniliyormuş arkadan saplayana kalleş yüzüne gülene alçak bu oldu çok saçak...
Yaralardı insanı azaltan öyle içtendi ki bu çığlık birgün olacak bir ayrılık gönül atmayı bıraktı hangi rüzgar sürükledi uçuşur yine bahardaki kelebekler ötüşür bülbüller geldi bak elimde bir damla nerde ki bu akıyor şelale gürül gürül içinde geçer bir kördüğüm çözülür elbet bu bilmece sevmek bir aldatma bağlanmak bile palavra ne ses verir bu evren boşlukta yayılayım ışık hızıyla....
Emanet ettim bir yabancıya bu gönlü o da hain çıktı ne türlü unutulurdu tüm maziler o da olmasaydı tüm serzenişler
Yaş düşünce göze dil susarmış akılda durur zaman destursuz dikilir karşıya hesap sorar bu içeri taraftan mendil dile gelir kullanıp atılmaktan yoruldum diye ama öyle mi varlıkla yokluk tartışır sen ne ben ne ikiside karar verir kim ne isterse o burası bir ücra sokak çıkışı yok ama bir çukur kazdım içi yosun dolu olur olur öyle de olur böylede kurulanır toprak burası hem çorak esrarlı bir uğultu gecenin sessiz şahidi sen git ey umut elbet gelir bir mutluluk...
Ayağım kaydı yer sırıksıklam
Buyun tutmaz büklüm büklüm
Kapı arkası bir aralık
Bu gözlee çok karanlık
Yılgınlık hep bir zorluk
Akılda karışık dolandı
Bu acı çok sarmaşık
Göster kendini ey yalnızlık
Bu benzdeki bir sarılık
Bitip gider bu geçişlwr
Bu dehliz çok hırpalar
Hayat bir gün seni öyle bir noktaya getirir ki, sevdiklerinle savaşırken sövdüklerinle selamlaşırken bulursun kendini.
Dün beni mutsuz edenleri bugün başkaları mutsuz ediyor. Her insan hiç tanımadığı bir insanın intikamını alıyor.
Mutluluktur istenilen ne yazık ki çabuk kaybedilen hangi çukura saplandın umut gönüldendir bir ufacık gülümseyiş bu bir kabahat sıkıldı mı bu murat gelecekte oluşur hevesler bitip tükenir bu geçişler...