Bu sayfamızda; Duygulu Mesajlar, Duygulu Sözler, Duygulu Yazılar, Duygusal Mesajlar yer almaktadır.
DUYGULU MESAJLAR
Bu hikayede ben şairim, sense şiir!
Özlemin azı çoğu olmaz, ağırdır işte…
Benim bir şeye ihtiyacım yoktu. Her şeyim sendin…
Geceleri rüyama geldiğinden senin bile haberin yok.
Olur da bir gün özlersen başlatma gururuna; çık gel…
Ellerinin ellerime dokunmadan ruhuma dokundu sevgili…
Bu nasıl ceza, silmeye çalıştıkça kazınıyorsun aklıma!
Okyanusta ölmez de insan, gider bir kaşık sevdada boğulur.
Öyle sevdim ki seni, kime anlattıysam yerinde olmak istedi.
Ülkenin farklı şehirleriydik. Ben sürgün yeri, sen başkent…
Bazen insan öyle özlenir ki, özlenen bile yokluğundan utanır.
Herkes bugünü aynı anda уaşar ama herkesin karanlığı farklıdır.
Düşünsene bir gün beni soruyorsun, aldığın cevap başın sağolsun.
Aslında yaprağın derdi başkaydı. Sonbaharı bahane etmişti sadece.
Vazgeçilmezimdin bilirdim. Yokluğunda sen komasına girerdi bedenim.
Seni seviyorum duvar yazısı değil alın yazısıdır, herkese söylenmez.
Şunu unutmayın ki, sizler unutamadıklarınızın çoktan unuttuklarısınız!
Bugüne kadar hiç akıllıca bir şey yapmadım, seni bile deli gibi sevdim.
Yüzüme okunmuş bir dua gibisin sevgilim. Çok şükür bugün de aşığım sana.
Aynı dili konuşanlar değil; aynı duyguyu paylaşanlar anlaşılabilir. Mevlana
Ve benim, birdenbire yüzünü değil, gözünü değil, senin sesini göresim geldi…
Allah’a emanet ol dedi ve gitti! Güldüm. Zaten ondan başka kimim var ki? Dedim.
Tenimizin rengi, inancımızın rengi ne olursa olsun gözyaşlarının rengi aynıdır.
Şimdi kelebeğin kanatlarında yazılı adın, dokunsan silinecek; dokunmasan ölecek.
Benim şiirlerim çay kokar, düşlerim sade sen. Demlikte nefesin, bardakta gamzen…
Öyle yoruluyorum ki bazen hayattan. Kapayınca gözlerimi, bir daha açasım gelmiyor inan!
Sen içinden de olsa seni seviyorum de, fazlasında gözüm yok. Kulaklarım çınlasın yeter.
Susmak yorucu bir lisan. Ama taştan soğuk gözlerine anlam yüklemeye gücüm kalmadı artık.
Benim sevgim kocaman bir okyanus olsa ne fayda. Sen yüzmeyi değil üzmeyi bildikten sonra.
Bazen, gözlerinin tanımadığını yüreğin tanır. Histen Duygulu Mesajlar köprüler kurarsın, mesafeler utanır.
Dışarıya yağmur. Yüreğime hasret. Fikrime sen. Nasıl yağıyorsunuz üçünüz birden bir bilsen.
Beni candan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mı? Felekler yandı âhımdan murâdım şem’i yanmaz mı?
Ya bir gün karşı karşıya geldiğimizde, birbirimize düşman gibi değil de pişman gibi bakarsak.
Herkes birbirine sığınıyor bu devirde. Aşk acıya, acı gözyaşına, ben sana, sen ona. Öyle işte.
Yağmurun en güzel tarafı bu: herkes aynı derecede ıslanırken, ağlayanın gözyaşı belli olmuyor!
Yalnızlık, zannetmeyin ki kimsesiz olmaktır. Asıl yalnızlık kimsen var iken kimsesiz kalmaktır.
Dünyanın ne kadar küçük olduğunu, “Seni dünyalar kadar seviyorum” deyip de gidenlerden öğrendim.
DUYGULU SÖZLER
Dört yanı hüzünle çevri yara parçasına ‘aşk’ denilirmiş. Yüreğimin coğrafyasına düşünce anladım.
Birini sevmek için gerçek bir neden gerekmiyor. Bazen saçının rüzgârda dalgalanması bile yetiyor.
Susmak kabullenmek değil, cevaptır. Eğer insan kısa https://www.neguzelsozler.com cümleler kuruyorsa, uzun yorgunlukları vardır.
Gerçek aşk şans oyunları gibi… Hayali bile mutlu edebiliyor insanı; fakat tutturabilene ‘aşk’ olsun.
“Üzgünüm” diye başlayan bir cümle duyarsanız şayet, hazır olun! Cümlenin sonunda üzgün olan tek kişi siz olacaksınız.
Yum gözünü aç elini. Yüreğim senindir. İster cam kenarına koy, güneş alsın. İster can kenarına koy, hep sende kalsın.
Aslında suçum yok inanın bana hakim bey, bende yakmak istemezdim bu şehri, ama ne yapayım, üşümüşse sevdiğimin elleri.
Özledin, ağladın, güldün, şarkılar söyledin, şiirler yazdın. Peki, o ne yaptı? deme. Herkes kendinden sorumludur aşkta.
Ne ölmek nefessiz kalmaktır, nede yaşamak nefes almaktır. Yaşamak; sevmeyi, sevilmeyi hak eden birinin kalbinde olmaktır.
Hayatın matematiğinin farklı olduğu hep sonradan anlaşılıyor. Ve anlıyor ki insan; değer vermek yalnızca matematikte işe yarıyor.
Kirli bir çocuk yüzüyüm kapında; ama dünyanın en temiz gözleriyle bakıyorum sana. Şeker değil istediğim, yüreğini koy avuçlarıma.
Aşktı o. Değiştiren tüm gecelerimi. Aşktı o. Beni durup yenileyen. Oydu. Duygulu yapan hoyrat ellerimi… Oydu. Doludizgin gidişime dur diyen.
Gülmek için mutlu olmayı bekleme, belki de mutluluk gülüşünde saklıdır. Sakın ağlama gel ki bir yerlerde senin bir tek gülüşün için yaşayan biri vardır.
Seni özlemek acı çekmekse o acıyı severek çekiyorum, seni sevmek günahsa hiç çekinmeden günaha giriyorum, sana tutkun olmak ölmekse al sana canımı veriyorum.
Gel seninle Dünya’yı paylaşalım; deniz senin olsun; kumsal benim. Ay senin olsun; yıldızlar benim. Ya da gel şöyle yapalım; her şey senin olsun… Sen de benim.
AŞK; bilmektir ey sevgili! Bir tek yâri bilmek, onu candan daha aziz bilmektir. Ondan gayrı bildiklerinin hiçbir şey olduğunu, dünyanın onunla mana bulduğunu bilmektir.
İçimde yılgın rüzgârların ayak sesleri, sende daha yeni yeni kavak yelleri. Doğrusu yanlışı ağrısı sancısı ne varsa yaşanacak. Gözyaşı ayrılık pişmanlık dargınlık hepsi benim olacak.
Ne kadınlar sevdim zaten yoktular. Böyle bir sevmek görülmemiştir. Hayır, sanmayın ki beni unuttular. Hala ara sıra mektupları gelir. Gerçek değildiler birer umuttular. Eski bir şarkı belki bir şiir.
