Nurullah Genç Sözleri

Nurullah Genç Şiirlerinden Sözler
0 yorum

Sayfamızda Nurullah Genç sözleri, Nurullah Genç alıntılar ve Nurullah Genç şiirlerinden güzel sözler yer almaktadır.

NURULLAH GENÇ SÖZLERİ ve ALINTINLARI

Zaman biziz, mekan biz..

Ay ışığı düşsün kirpiklerine..

Ben baharın her gününde suskunum..

Son defa, hasretle bakar giderim…

Beklemiyorum artık yıldızları ve seni.

Bana gülüşün lazım; gözlerin bahanedir.

Senin gözbebeklerinden bakıyorum göklere.

Küfleniyor bir kızın gönlünün kırıkları..

Neden ötemde çoksun, böyle azsın yanımda.

Mevsim bahardı, neden yapraklarım sarardı..

Sensiz kalan bu şehri yakmayı çok istedim…

Adını bir anıt gibi diktim meczuplar ülkesine.

İçim içime sığmıyor
Çünkü hem sen geldin; hem bahar geldi.

Avareyim, asûdeyim, yorgunum
Bilmiyorum neden sana vurgunum.

Bir kadın gülmeyi unuttuğunda,
Saçlarından süzülürmüş acılar.

Hep aynı şarkıyı söyleyip durdum,
Başımı umutsuz taşlara vurdum.

Uzanarak bir şiirin koynuna,
Karabasanlarından kurtuldum yaşamanın.

Ruhum, öyle mahzun durma karşımda
Nurullah Genç Sözleri /> Birgün yıkılacak hicran duvarı…

Mutluluk ne zaman çıksa karşıma,
Yalnızlık bir zindan, çöker başıma.

Haydi dostlar, demir almalı şimdi,
Yelken açmalı yepyeni bir hayata.

Yıkıldı yolunu bekleyen şehir…
Şimdi gelsen de bir gelmesen de bir…

Gözlerimi senden alamıyorum.
Sana olan sevgimin taaruzu altındayım hep.

İçim içime sığmıyor!
Şimdi sana dairim ölesiye tutkulu, ölesiye şairim.

Hangi balık korkutur denizin dibini,
Hangi katil küçümser cinayet sebebini.

İhmale uğradığım dokunmuyor mu sana?
/> Bin defa kırdığını bir defa anlasana!

Ah, küçük bir vatanım olsa kalbinde
https://www.neguzelsozler.com /> Senin birbirine karışsa ölümümüz, ömrümüz.

Sen uzak bir nehirsin denizlere yabancı,
Ben ruhumun çölüne göklerden su taşırım.

Yağmur, seninle biter susuzluğu evrenin,
Sana mü’mindir sema; sana muhtaçtır zemin.

Çiçeklerin yurdunda yalnız senin kokun var
Bazen uzaktan uzak, bazen yakın bir duvar.

Bir kalp yangınından geriye kalan
Siyah gözlerine beni de götür
Artık bir bu yerlere sığamıyorum.

İstiyorum ki, bir inci tanesi gibi,
Bir mercan gibi karşımda durasın
Ve ebediyen seyredeyim seni.

Sen geldin; limanlara
Umut yükleyip boşaltan gemilerle
Ermiş kaptanlara muhabbet duyan
Meczup tayfalar geldi.

Keşke bir gölge kadar yakınında dursaydım
O mücella çehreni izleseydim ebedi sana
Sırılsıklam bir bakış da ben olsaydım.

Saatler bitmiyor; yapayalnızım
Gülmek istiyorum, gülemiyorum
Sensiz olmak mıdır hep alınyazım
Bilmek istiyorum, bilemiyorum.

Buluşmak istiyorum seninle bin bir defa
Bin bir defa vurmak için kendimi
Sahil toplamalıyım gözlerinden
Ölümle buluşmaya giden çaresizlerin.

Ah şu çaresizlik!…
Boğazına tıkanan demir bir yumruk,
Bedenini ve ruhunu bürüyen esrarlı bir yangın,
Kalbini yerinden oynatan şiddetli bir deprem…

Yüreğimden fışkıran bir “ah” mıdır gözlerin
Beni benden koparan “eyvah” mıdır gözlerin
Bu gözler, o aydınlık o leylî gözler değil
Yoksa yalancı mıdır, günah mıdır gözlerin.

İlk yorumu sen yapmak ister misin

Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş bulunuyorsunuz. Daha fazla bilgi için tıklayınız