Sayfamızda Beydeba Sözleri, Beydeba Alıntılar yer almaktadır.
Olacağa dur denmez.
Her şey aslına çeker.
Zaman, hayatın çilingiridir.
Zorluk çekmeyince, sefa sürülmez.
En üstün huy, merhametli olmaktır.
İnsanın en iyi yardımcısı dilidir.
Hayat, korkudan kurtulunca başlar.
Sevginin başı sevilene güvenmektir.
Kaderin konuştuğu yerde insan susar.
Bilgelerin en üstün niteliği susmaktır.
Bilgi, edep ve kabiliyet, hikmete girer.
İnsan yedisinde neyse yetmişinde de odur.
Tehlikeleri göze almayan, hedefine ulaşamaz.
Dünyanın kuralıydı bu, giden geri gelmiyordu.
İşte bütün üstün nitelikler, bundan ibarettir.
Hileden, yalandan, şerden uzak durmalı insan.
Hikmet, iffet, akıl ve adaletten bahsediyorum.
Gülden terazi yaparlar, gülü gül ile tartarlar.
Yoksulluk denilen şey bu kadar ayıp mı sayılır?
Kişiyi ancak arkadaşı doğru yoldan çıkarabilir.
Benliğe hakim olma, sabır ve vakar, akla girer.
Dostluk denilen şey, her zaman ve herkesle olamaz.
Övmenin en iyisi, iyi insanların ağzından çıkandır.
Ateşin, borcun, hastalığın ve düşmanın küçüğü yoktur.
Cezaların en kötüsü merhametsiz olanların başına gelir.
Haya, geniş gönüllülük ve şahsiyetlilik, iffete girer.
İyi bir öykü, iyi bir yemek kadar değerlidir bu dünyada…
Kader konuşunca güçlü bir sesle, kuşkusuz susarmış insan.
Demek ki, gerçek büyüklük, nefsini küçük görebilmektedir.
Çocuk sahibi olmanın neşesini hiç Beydeba Sözleri bir şeyde bulamaz insan.
Bilgeler ancak iyiliği, cahiller ise bunu aksini önerirler.
Akıllı bir kimse, düşmanından da akıl öğrenmeyi ihmal etmez.
Öyle şeyler vardır ki korunması elde edilmesinden daha güçtür.
İnsan, gerektiğinde canına da mal olsa, dövüşmeli ülkesi için.
Varlıklı olduğu halde cimrilik yapanın hiç bir bahanesi yoktur.
Düşmanıyla dost olan kişi koynunda yılan besleyen ahmak gibidir.
Açık kalple konuşan düşman, içten pazarlıklı dosttan daha iyidir.
Kişinin kendi nefsine göstereceği saygı, saygıların en büyüğüdür.
Hayvanların tabiatında yararı zarardan ayırt etme özelliği vardır.
Her işin bir vakti vardır. Vakti https://www.neguzelsozler.com geçince o işten hayır beklenemez.
Deniz, dalgalarıyla deniz; hükümdar, yardımcılarıyla hükümdar olur.
Zeki bir insan, isterse doğruyu yanlış, yanlışı doğru gösterebilir.
İnsanı azimli, dayanıklı ve tahammüllü kılan şey, özbenliğindendir.
Dostluk iyi kimseler arasında çarçabuk temelleşir, güçlükle yıkılır.
Doğruluk, iyilik, nefs murakabesi ve güzel ahlak ise adalete girer.
Akıllı kişinin sermayesi akıldır, bir de evvelce yaptığı iyi işlerdir.
Düşmanını küçük görürsen onun tarafından oyuna getirilmen kaçınılmazdır.
Yumuşak söz ile yoldan çıkan kişi ancak kaybettiğini bilgiyle telafi eder.
Eskiler, daha sonradan gelecek olanlara, söylenmedik bir söz bırakmadılar.
Söz ağzımdan çıktı mı bana hakim olur, ağzımdan çıkmadıkça ben ona hakimim.
Dört günlük ömrümü kurtarayım derken ebedi ahiret hayatını berbat ediyorsun.
Akıllı adam, yatışmış olsa da, kini, küllenen ve eşelenmeyen ateş gibi sayar.
İnsan için en faydalı şey, kendini ilgilendirmeyen şey hakkında konuşmamasıdır.
Yeis ve kederden hiç bir semere alınmaz. Sebat ve metanet ise ümidin analarıdır.
Akıllı insan, hiç bir koşul altında kendini düşmanına karşı güvende görmemelidir.
Zaten kötü kimselerle sıkı dostluklar kuranlar, iyilerden şüphelenmeye başlarlar.
Daha ne olsun. Sen bir defa kendini kusursuz görüyorsun. Bu, başlı başına bir kusur.
Dünya menfaatleri için iyilik edenlerin iyilikleri, avcının kuşlara yem atması gibidir.
Dört şey vardır ki, en azını dahi hor görmemek gerekir: Yangın, hastalık, düşman, borç.
Dünyada en sevinçli, en huzurlu kimdir dersen : evi iyi dostlarla şenlenen kişidir derim.
Dünyada yapılacak en büyük iyilik, korku içinde yaşayan bir kimseyi emniyete kavuşturmaktır.
Çünkü kalbimiz, sevdiklerimizin yanında atmalıdır her zaman. Onların sevgisiyle yaşamalıdır.
Derler ki: dilsizlik yalan söylemekten iyidir. Fakirlik el malı yiyerek hava atmaktan iyidir.
Çünkü sen, ikiyüzlüsün ve rengini belli etmiyorsun. Nehir suları, denize varana kadar tatlıdır.
Akıllı kişi faziletini ne denli gizlemeye çalışsa da ortaya çıkar, ışık gibi aydın olur herkese!
Mutluluk, sadece yiyip içmek değildir. Gerçek mutluluk erişilmesi güç şeyleri elde etmekle olur.
Bilgelik ancak sevenlerini süsleyen ve peşinden koşup onu isteyenlere şan ve şeref kazandıran bir şeydir.
Gördüm ki insan, dört özelliğiyle hayvanlardan ayrılmış. Bu dört şey, dünyada ne varsa hepsini içine alır.
Hayırsızlarla beraber yaşayan, onlarla dost olan adam, riskli bir deniz yolculuğuna çıkan malum kimse gibidir.
Söylemediğim bir sözden ötürü asla pişman olmadım; oysa söylediğim nice sözler yüzünden defalarca pişman oldum.
İnsan bu dünyada ne güzelliğini ne de akıl ve anlayışını beğenmelidir. Her şeyi Hakk’ın takdirinden bilmelidir.
Kuşkusuz insana en çok yarar sağlayacak şeylerden biri, haddini bilmesi, aklının neye yettiğinden emin olmasıdır.
İnsanda, bir de şeytani yan var. Bunun gereğini yerine getirmeye kalkacak olsaydı, şeytanı bile geride bırakırdı.
Bilgili insanlar şöyle derler: Dili tut, selamet, dile hakim olmadadır. Boş kelamdan çekin zira sonu pişmanlıktır.
En kuvvetli rüzgar, otların zaafına kıymet vermez. Fakat hurmaların en uzununu ve ağaçların en kuvvetlisini devirir.
Hikmet, dağıtmakla bitmeyen bir hazinedir; yoksulluğun uğramadığı bir ambardır; eskimeyen giysi, bitmeyen bir lezzettir.
Kardeşim, zahmetsiz ve güçlük çekmeden hiç bir şey kazanılmaz. İnsan, her şeye azim, gayret ve cesareti sayesinde kavuşur.
Bilge kişiler der ki: – Akıllılık dersen tedbir gibisi; asalet dersen güzel huy gibisi ve zenginlik dersen kanaat gibisi yok.
Bir kez fitne tohumu düştü mü bir kalbe kolay kolay çıkıp gitmez oradan. Kötülük adına ne varsa çağırır kendisini büyütür de büyütür.
Hükümdarların lütfu konusunda üzüm asmasına benzediğini söylerler; asma, ağaçların en kıymetlisine değil en yakınında olanına sarılır.
Dil her zaman kalptekini olduğu gibi söylemez. Kalbin dile şahitliği, dilin kalp adına avukatlık yapmasından daha sağlam, daha gerçekçidir.
Kendi vazifesi dışındaki işlere burunlarını sokanlar üstüne vazife olmayan işe burnunu sokarak sonunda acı bir belaya düşen maymuna benzer.
Kuşku yok cahil kişi aldanır, şımarır ve nankörlük eder. Aklı başında tecrübeli kişiyse devleti ve mülkü ustaca ve esnek bir şekilde yönetir.
Aklı başında olan birisi, anne – babayı dost; kardeşleri arkadaş; karı-kocayı eş; akrabayı ziyan ve kendini tek başına yaşayan bir kimse sayar.
Unutmayalım ki; dünyada en büyük servet gerçek dostlar kazanmaktır . en büyük zenginlik ise iyiliksever olmak ve her fırsatta iyilik yapmaktır.
İnsan hiç bir işte acele etmemelidir. Sadece öfkeye yenilmekte değil, aşk gibi ince hislerine yenilmekte bile sabırlı olmayı elden bırakmamalıdır.
Bir bilgeye yakışan başa gelmesi muhtemel musibetlerden, bunların ağır neticelerinden korunmak; maksada ulaşmak için de korkulan şeyi bertaraf etmektir.
Bir vatanın güzelliği ve sağladığı hayat kolaylığı bahane edilerek canavar, köpek, yılan ve öküzle yan yana yaşamak cana kıymaktan başka bir şey değildir.
Yastık diye başını ateşe dayayan, yatak diye yılanların üzerine yatan bir adam, emniyet ettiği bir dostundan, düşmanlık sezen bir adamdan daha rahat uyur.
Bilgeler derler ki üç şey vardır ki, ancak aptallar peşine düşer. Hükümdara yaren olmak, sır tutacağı hususunda kadınlara güvenmek ve deneme amacıyla zehir içmek.
Çok ilginç, dedim, yoksulluk bu kadar ayıp bir şey mi? O kadar faziletli kimseler var ki fakir olan, üstelik yoksulluklarıyla da övünürler. Yalanla dolanla toplanmış mal, sahibi için bir utanç değil de nedir söyler misin?
Dostluk deyince yana yana oturmak gelmemeli akla. Gerçek arkadaş, insana güç anında Hızır gibi yetişendir. Ve bunu herhangi bir karşılık gözetmeden yapandır. Canı için canını, malı için malını göz kırpmadan tehlikeye atabilendir.
İçinde yaşadığımız dünyaya bakınız. Her şey bir kurala bağlı. Hiçbir şey başıboş değil. En küçük varlıktan en büyük yaratığa kadar her şey bir düzen içinde. Yüce Yaratıcı evrenin işleyişini bazı yasalara bağlamış. Bununla da kalmamış insanların uyması gereken birçok kurallar koymuş. İnsanın mutlu olması bunlara uymasıyla mümkün.
